24 Temmuz 2020 Cuma

CERN Günlükleri - Dönüş

Buraya geldiğim günün hemen ardından yazmışım, tekrar eskisi gibi CERN Günlükleri defeterini açmak için, fakat belli ki dikiş tutmamış; 10 ay sonra ancak dönerken kapanış yazısı ile bari bağlayalım. Iyisiyle, kötüsüyle, virüsüyle geçen on ayın sonunda eşyalarımı toplamış, yarını sabırsızlıkla beklerken karalıyorum bu yazıları. Oturup şunu yaptım, bunu yaptım, harika geçti falan demeyeceğim çünkü aslında hiç de hiçbirisi gibi geçmedi. Bir taraftan güzel ilerleyen şeyler, sonuca var projeler varken bir taraftan doktoradan vazgeçmeye kadar getiren süreçler, dünyayı durma noktasına getiren virüs, aylarca evden çıkamama ve bir Allah'ın kuluyla görüşmeme halleri...

Bu yazı, şu ana kadar hiç yazmadığım "Sevgili günlük" tarzından bir yazı olmaya doğru hızla ilerlemeden, burada ATLAS deneyindeki grubumla yaptığım işlerden çıkardığım bir dersi paylaşmak istiyorum aslında. Yıllardır peşinde koştuğum fakat bir türlü elde edemediğim çok önemli bir şey varmış halbuki bir şeyleri başarabilmeyi, bir işi "oldu bu iş" demeyi sağlayan; o da: "geri dönüş" - feedback. Ne iş yapıyorsanız yapın, o konuda size kimse geri dönüş vermiyorsa, ya da kendi kendinize geri dönüş almanın yollarını olusturmadıysaniz o işte ilerlemek mümkün değil, bana kalırsa. Birçok makale okudum, yüzlerce satır kod yazdım, onlarca sunum yaptım, birçok konuşma verdim burada olduğum sürece; her attığım adımda ilerledigimi hissetmemi sağlayan karşımdakilerin bana verdikleri olumlu/olumsuz geri dönüştü...

Günün sonunda, önümüzdeki yıldan itibaren ATLAS'da kullanılmak üzere geliştirdiğim yeni algoritma, ATLAS'da yayınlanan makalelerde artık katkı verenler arasında adımın geçiyor olmasının getirdiği mutluluk ve aldığım geri dönüşlerle daha da iyisini yapabilirim özgüveni ile geri dönüyorum Türkiye'ye. Bakalım göreceğiz...


İnsanlık için küçük benim için devasa bir adım

3 yorum:

Serdar dedi ki...

Tecrübelerinizi bizimle paylaştığınız bu içten yazı için teşekkürler. Ayn Rand doğru tanımlamasa da dünyayı hareket ettirenlerden bahseder. Basit anlamıyla dünyaya faydalı işler yapanlar olarak anlamalıyız sanırım bu sözü. Atlas ile dünyayı hareket ettiren insanlar arasında isminizi okumuş olduk. Hakikatin süslenmeye ihtiyacı yoktur sanırım. Kim olduğumuza dair bizi cevaplara ulaştırma çabasındaki siz bilimcilere sonsuz teşekkürler. Atlas gibi birçok güzel işe imza atmanız dileğiyle.

Bu arada doktoranıza devam edersiniz sanırım ama mühendislik ve yazılım doktorayı ertelemeye de vazgeçmeye de değer sanırım. Fırsatlar önümüze geldiğinde fırsat gibi görünmüyorlar. Şüpheyle bakıyoruz ve ancak yıllar sonra onun bir fırsat olduğunu anlıyoruz.

Arif Bayırlı dedi ki...

Cok tesekkur ederim Serdar Bey yorumunuz ve destekleyici sozleriniz icin. Bilim ile ugrasirken bir noktada yaptigimiz islerin buyuk resim icindeki yeri ve diger insanlar icin ne ifade ettigini kacirabiliyoruz gercekten. Blog okurlarinin paylastigim sureclere dair yorumlari ve yureklendirici sozleri beni her daim mutlu ediyor. Doktora sureci, bahsettiginiz gibi yeni firsatlari degerlendirmek pahasina arka planda kalacak gorunuyor; bakalim, yasayarak gorecegiz.

Sinan dedi ki...

Geçen yıl 12.sınıfken blogunuzu gördüm ve gerçekten çok çok faydalı hocam
Ben ne seçeceğimden tam emin değildim ve fizik hakkında da çevre baskısı olunca elektrik elektronik mühendisliği seçtim
Bu süreci ee müh. okurken bir yandan da fizik alanında lisans düzeyinde bilgi birikimi ile tamamlamak istiyorum
Bu süreçte kesin olarak bilim yapmak istediğime karar verirsem doktora programlarına başvururum istemezsem de mühendislik yaparım veya şu an klasik mantık ile ilgilenmeye başladım felse ile de ilgileniyorum belki bu alanlarda da bir şeyler yapma imkanım olur
Vallaha şu an fizik yazmayarak hata mı ettim yoksa ee müh disiplini daha mı iyi gelir falan hiç bilmiyorum kendimi tanıyacak yaşta değilim ama sizin blogunuz gerçekten fizik öğrenmek isteyen herkes için oldukça faydalı

Paylaş!

 

Copyright © 2010 Gök Günce | Blogger Templates by Splashy Templates | Free PSD Design by Amuki